Evime geri donuyorum. Engin’den
gelen son mesaj hep aklimda. Onla gecirdigim gunler Yesilcam filmi gibi surekli
vizyonda. Kendimi tezime ve yemek
yapmaya veriyorum. Surekli olarak yaziyorum ve pisiriyorum. Yaptigim onca
yemegi ne kapinin onundeki kedilerle ne de komsularimla paylasabiliyorum. Arada
kosedeki homeless a veriyorum. O da nemrut, begenmiyor benim mis gibi sebze
yemeklerimi anca etli bir sey verirsen mutlu oluyor beyefendi. Ece evlenip balayi
icin Jamaika’ya gidince iyice yalniz kaliyorum bu sehirde. Ece’nin arkadas
cevresinden dugun organizasyonunu duyan bir kac kisi parti organizasyonu icin
ariyor. Ece mesaj atiyor ‘kizim insanlar bayildi dugunume. Sen bu isi alir
goturursun’ Biraz motive oluyorum. Benim icin siradan bir organizasyon bile bu
kadar begenildiyse cok daha iyi isler yapabilirim diye dusunuyorum. Aksama
yaptigim yemegi mutfak tezgahina koyup ayakta yemek yerine guzel bir sofra
kurmaya karar veriyorum. Eliz’in Turkiye’den getirdigi sarabi da actim mi, bu
is tamam! Salondaki camin kenarindaki kucuk masama sofrayi kuruyorum. Pikabima
Nilufer’in eski bir plakini yerlestiriyorum. Pijamalarimi cikartip siyah bir
elbise giyiyorum. Saclarimi tariyor, biraz da makyaj yapiyorum. Disardan
bakildiginda tuhaf gozuken bir manzara olsa da bana kendimi iyi hissettiriyor
durup dururken giyinip suslenmek. Derin bir nefe alip gulumsuyor. Mutlu mutlu
yemegime basliyorum. Sarabimdan bir yudum aliyorum. Kapi caliyor. Haydaaa…
Korka korka gidiyor, kapiyi aciyorum.
‘ Yok artik!’
‘Bence de yok artik. Sen burda mi
oturuyorsun?’
‘Nasil yani bu da mi tesaduf?’
‘E ne olcak baska? Nerden bileyim
ben senin burda oturdugunu? Ben arkadasima geldim’
‘O zaman yanlis apartmandasin.
Bizim burda senin arkadasin olabilecek yasta insanlar oturmuyor’
‘Yemedin dimi?’
‘Yok, yemedim!’
‘Tamam Ece’den aldim adresini.
Sen musait degilsin sanirim. Misafirin filan mi var?’
‘Yok, buyur gec’
Iceriye giriyor. Etrafa iyice bir
goz gezdiriyor. Onaylarcasina bana bakiyor. Saskinlik icindeyim. Benden
hoslaniyor desem degil, arkadas olmaya calisiyorum desem degil.
Anlamlandiramadikca kokrmaya basliyorum ben bu adamdan.
‘Cok keyifli bir evin var. Samimi
ve sicak…’
‘Tesekkurler… Sey yemek yiyordum
ben, ac misin?’
‘Olur, eslik ederim bende’
Mutfaga gidiyorum servis almak
icin. Evimi karistirdigini duyabiliyorum. Raflardaki objelerime bakiyor.
Kitaplarimin sayfalarini ceviriyor. Bir taraftan da konusuyor.
‘Tek basina neyi kutluyorsun
boyle?’
‘Hic oylesine…’
‘Nasil oylesine? Deli misin sen?’
‘Evet, oyleyim’
Iceri giriyorum. Yerini almis
beni bekliyor. Yuzunde beni anlamaya calisan bir ifade var. Evimde sanki bir
sey ariyormus gibi. Buldugunda alip gidecekmis gibi. Sanki onu biri buraya
gondermis gibi. Yemegi onune koyunca yuzundeki ifade biraz olsun dagiliyor.
Saraplar icildikce ortam biraz daha gevsiyor. Is icin gelmis buraya. Yarin
donuyormus. Yine her zaman ki gibi istedigi kadar anlatiyor. Ben zaten soru
soran bir insan degilim. Ne kadar anlatirsa o kadar dinliyorum. Benimle ilgili
fazla soru sormuyor. Sadece uzaktan bakarak anlamaya calisiyor beni. Bu benim
hosuma gidiyor. Yaptigim bazi yorumlara kafasini hafif sola dogru yatirip asagi
yavasca salladiginda hosuna gittigini anliyorum. Bir de bazen sasiriyor
soylediklerime o zaman dimdirek gozlerime bakiyor. Dile getirmiyor hicbir yorumunu.
Bu beni baya etkiliyor. Bu adamdan hic umudum yok ama garip bir tanisikligimiz
ve iliskimiz olusuyor. Gecenin sonunda koltukta otururken kahve icer misin diye
soruyorum. Bakip opuveriyor beni. Bu oylesine bir opmek degil, oldukca atesli…
Kalbim hizla atiyor. Ustumuzdekiler birbir yere savruluyor. Kanepenin uzerine
gunes doguyor. Ender’in gogsunun uzerinden yavasca basimi kaldiriyorum. Elini
elimden cekip boynuma dogru goturup basimi tekrar gogsune yasliyor. Oylece
disariya bakiyorum. Dun gece ki sehvetten eser yok. Iceri giren yakici gunese
ragmen ben buz gibiyim. Ender karmasik bir adam istedigini almaya odaklanmis
bencil biri gibi ama bir turlu emin olamiyorum. Cok kapali, sanki buyuk bir
tramva gecirmis gibi. Bu adamin bana hic bir zaman ait olmayacagina eminim.
Bana kendini acmayacagina… Bizim bir iliskimiz olmayacak bunu gercekten
gecirdigimiz geceden sonra daha iyi anliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder