6 Kasım 2014 Perşembe

Utanc

Enis duzenli araliklarla mesaj atiyor Vegsa’tan. Bir seyleri bahane edip irtibati hic koparmiyor. Kardesimin yaninda bana bu kadar rahat yazmasi ne tuhaf. Gecistiriyorum mesajlari. Iki mesaja bir mesajla falan cevap veriyorum. 3 gece Vegas’da kalip donuyorlar, havaalaninda onlari karsilamaya gidiyorum. Yol boyunca iki kucuk cocuk gibi Vegas maceralarini anlatip kahkahalarla guluyorum. Erdem’I uzun zamandir bu kadar keyifli gormemistim. O genelde kimseyle bu kadar samimi olmaz ve asiri duygularla mutlu olamaz. Enis’I cok seviyor belli. Baya farkli karakterli iki insan ama iyi anlasiyorlar iste. Enis’i biraktiktan sonra Enis’in ne kadar duzgun bir adam oldugunu soyluyor.

‘Kardesin olarak bunu soylemem garip gelecek ama bir gun evlenceksen Enis gibi bir adamla evlen. Vegas’da o kadar gotu basi dagittik. Yanimiza bir suru hatun geldi. Adam donup bakmadi. Oyle takilidik kizlarla, icki falan ismarladik sonra salladik. Bizi ibne zannetmis olabilirler ama umrumuzda degil. Kumar desen herif cok zeki. Gercekten zekasiyla oynuyor. Oyle ahmak gibi para sacmadi ama oturdugu masadan hep eli dolu kalkti. Sonra hepsini alkole gomduk’
‘Iyi yapmissiniz ablacim. Eglendiginize sevindim ama Allah askina su Enis propagandasina bir son verir misin?’
‘Ya abla ne var bunda. Yarin git evlen demiyorum ama bence deneyebilirsiniz. Sacma sapan adamlarla takilacagina mis gibi herif iste. Egitimi iyi, ailesi iyi… Tamam ekonomik anlamda senden daha guclu degil ama esit sayilirsiniz. Bu adamda bu kafa varken iyi para kazanir zaten. Tipi de duzgun, yasi da uygun. Daha ne olsun. O Emre serefsizi sozlendi bak sumsukkizin tekiyle. Bizimkiler soz kesmeye bile gittiler. Sen hala…’
‘Yeter! Susar misin artik?’


Susuyor Erdem. Bu cocuk hic bu kadar uzun konusmazdi. Dil olmus pabuc… Hele ki boyle konularda hic konusmazdi. Simdi canimi acitmak icin yapiyor gibi sanki. Tutturmus bir Enis… Dediklerinde de haksiz degil hani. Enis gercekten insanin birlikte olmak isteyecegi turden bir adam. Hani boyle temiz yuzlu adamlar vardir ya. Onlardan iste. Al onu, evlen. Bir omur boyu evinde dursun. Iyi es, iyi baba… Engin bir keresinde bahsetmisti Enis’den… Adini soylememisti ama laf arasinda ‘ erkek kardesim benim gibi serseri ruhlu degil mesela. O boyle fazla duzgun bir adam. Her anlamda oyle… Ailenin goz bebegi…’ Simdi daha iyi anliyorum ne dedigini. Boyle bir adamin yalniz olmasi da enteresan. Bir de benimle bu kadar ilgilenmesi… Yeterince guzel, etkileyici, alimli, zeki, komik filan degilim ki ben. Sonra sonra anliyorum Erdem ve babam iyi lobi calismasi yapmislar benim icin. Adamin gozunu iyice boyamislar. Babam tabiki bunu kasten yapmamistir ama Erdem gayet de bir amac ugruna yapmis. Enis’in mesajlarindan benim hakkimda bir suru sey bildigini farkediyorum. Eve vardigimizda dogru odama giriyorum. Yazmaya basliyorum. Sinirlerim bozuk. Erdem’in dedikleri aklima geliyor. Belki de hayatimda ilk defa bu kadar duzgun bir adam benden hoslaniyor ve ben bundan olumune utanc duyuyorum. Bana boylesine kibar ve hos davranan bu adamin soyledigi hic bir seyi haketmiyorum ki ben. Utaniyorum, cok ama cok utaniyorum.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder